Sakın Zikrullahdan Yüz Çevirme!

Muzaffer Efendi Hazretleri, Sûre-i Tâhâ'daki "وَمَنْ اَعْرَضَ عَنْ ذِكْر۪ي فَاِنَّ لَهُ مَع۪يشَةً ضَنْكًا وَنَحْشُرُهُ يَوْمَ الْقِيٰمَةِ اَعْمٰى  Ve men a’rada an zikrî fe inne lehû ma'îşeten dankâ, ve nahşuruhû yevmel kıyâmeti a’mâ" âyet-i kerîmesini îzâh ederken buyurdular ki :
Sakın iğrâz-ı zikr eyleme! Yani zikrullahdan yüz çevirme! Allah'ın zikrinden yüz çevirirsen, bütün dünyâ senin olsa, râhat edemezsin, ateşin içerisinde yanarsın! Bak ne diyorum!  Allah'ın zikrinden iğrâz edip yüz çevirirsen, bütün dünyâ senin olsa, râhatın olmaz, kalbin safâya ermez, azâbda ve meşakkatde olursun. Eğer kalbin zikrullah ile meşgûl ise, seni ateşe atsalar ateş sana cennet gibi olur. Nâr-ı Nemrûd, Hazret-i İbrâhîm'e nasıl nûr olduysa, eğer kalbin Allah'lı ise, sana da öyle olacakdır. 
Dünyâya dalma encâmı hasret
Gafletde kalma çünki nedâmet
Râh-ı sa'âdettir râh-ı tâ'at
Her vakt ü sâ'at eyle ibâdet

Nice insanlar vardır ki, mallarının mülklerinin haddi hesâbı yokdur, hattâ servetlerinin hesâbını tutmak için bir çok muhasebe ve finans uzmanı istihdam ederler ama bir an bile huzûrları yokdur, hep bir tasa ve endîşe içerisindedirler. Daha çok kazanma arzusu veya servetlerini kaybetme endîşesi ile geceleri de gündüzleri de hep ızdırabla geçer. Bunlar, Allah'dan gâfil oldukları için, daha bu dünyâda cehennem azâbını tatmaya başlamışlardır.

Nice insanlar vardır ki, işgâl ettikleri makâm ve mevkiler sâyesinde sayısız insana hükmederler ve emirleri altındakilere istedikleri zaman istedikleri emirleri verebilirler ama hiç rahatları yokdur. Çünkü hep daha yüksek bir makâma ulaşma ya da sâhib oldukları makâmı kaybetme endîşesi ile durmadan yanar yakılırlar. Bunlar da Allah'dan gâfil oldukları için daha bu dünyâda cehennem azâbını çekmeye başlamışlardır.

Nice insanlar da vardır ki, kimisi ölüm korkusuyla, kimisi yaşlanma korkusuyla, kimisi güzelliğini kaybetme endîşesi ile, bazısı da şöhretini kaybetme endîşesi ile aklını oynatmışdır, bazısı psikiyatristlerin kapılarını aşındırmakda ve devamlı ilaç kullanmakda, kimisi alkole ve uyuşturucuya mübtelâ olmakda ve endîşelerinden bunlarla kurtulmaya çalışmakdadır. Halbuki hiç biri derdine çâre olmamakdadır.

İşte "وَمَنْ اَعْرَضَ عَنْ ذِكْر۪ي فَاِنَّ لَهُ مَع۪يشَةً ضَنْكًا ve men a’rada an zikrî fe inne lehû ma'îşeten dankâ" âyet-i kerîmesinin sırrı budur. Yani kim Allah'dan gâfil olursa, o hep bir darlık ve sıkıntı içindedir.

Zikr-i Hakk'dan fâriğ olmaz âşık-ı Hakk bir nefes
Gaflet ile ömrünü mahv eyleyendir nâdimûn

Previous
Next Post »