Dilipak’tan Şok İddialar: Siyasilerin Günah Evleri Var

İslamcı kesimin önemli isimlerinden Yeni Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, ülkeyi yöneten siyasilerin ve bürokratların gizli “günah evleri” olduğunu iddia etti.

İslamcıların yolsuzluk ve hırsızlık gibi işlere de karıştığını belirten Dilipak, Yeni Yüzyıl gazetesinden Esra Elönü’ye verdiği röportajda, “Bizde yılların açlığı vardı. Para, kadın, makam bir anda başını döndürdü birilerinin. Bir de bizimkiler acemi bu işlerde, yerken üstlerine başlarına döküyorlar. Daha yeni öğreniyorlar” dedi.

“ANKARA’DAKİ GÜNAH EVLERİ”

İslamcıların ve bu arada AK Partili yöneticilerin yılların açlığıyla hareket ettiğini belirten ünlü gazeteci şunları söyledi:
“Eski bir milletvekili o yazımdan sonra bir mail atmış, ‘Günah evleri konusu Ankara’da o kadar ortalıkta yaşanıyordu ve konuşuluyordu ki kaleme aldığınız için teşekkürler’ diye. Bu işler birçok kişinin bildiği bir sır. Polis de bilir bunları, bürokrat da, herkes birbirinin açığını bildiği için giderek bir dehşet dengesi oluşuyor… Bu iş bulaşıcı bir hastalık gibi yayılıyor. ‘Deme derim’e dönüyor. Kimi alkol kumar gidiyor, kimi garsoniyerlerle yetiniyor. Gizli nikâhlarla garsoniyer, rezidance hayatı yaşıyor. Aslında bu işlere yanaşmayacaksın. Bu şeytan üçgenine girince, bir ucundan başladın mı, ötekileri peşinden gelir…”

Ankara ve İstanbul’da bazı siyasilerin eşlerinden ve ailelerinden habersiz residanslarda gayrimeşru ilişki için daireler açtığı ve çok sayıda kadın ile yasak ilişki yaşadığı iddia ediliyor. Bu kişiler arasında bazı milletvekillerinin, gazetecilerin ve üst düzey bürokratların olduğu belirtiliyor.

“BİZİMKİLER ACEMİ”

Dilipak, İslamcıların para, kadın ve makam ile ilgili suç ve günahları işlerken acemice davrandığını da iddia etti.

“Bizimkiler acemi” diyen Dilipak’a göre bu cenahta yılların açlığı dikkat çekiyor. Dilipak, verdiği röportajda, “bizde yılların açlığı vardı. Para, kadın, makam bir anda başını döndürdü birilerinin. Bir de bizimkiler acemi bu işlerde, yerken üstlerine başlarına döküyorlar. Daha yeni öğreniyorlar” dedi.

“YEDİĞİNİZ HALTLARI BİLİYORLAR”

Dilipak birkaç gün önce kendi köşesindeki bir yazısında ise dindar görünen bazı siyasilerin ve yöneticilerin “günah evleri” olduğunu, otellerde ve yatlarda da çok çeşitli günahların işlendiğini söyledi.

Dilipak, “Ankara’da, İstanbul’daki ve diğer illerdeki günah evlerinizi, otellerde, yatlarda yediğiniz haltları ve inlerinizi biliyorlar. Girenler-çıkanlar kayıt altında” derken bu kişiler daha dikkatli olması gerektiğini, yaptıklarının yabancı istihbarat servislerince veya içeride birilerince kayıt altına alınabileceğini iddia etti.

“İŞRET ÂLEMLERİ”

Abdurrahman Dilipak, bazı siyasilerin ‘işret âlemleri’ (içki âlemleri) kurmak için yurt dışına gittiklerini de söyledi.
Dilipak’a göre Ankara ve İstanbul’da yasak aşk ilişkisi yaşayan siyasiler ve yöneticiler içki âlemlerini bazen yurt dışında yapıyorlar. Dilipak’a göre bunların hepsi birileri tarafından izleniyor ve kayda alınıyor.

Dilipak, şöyle dedi:

“Bu bataklık her gün yeni birilerini yutmaya devam ediyor. Herkes bu gerçeğin üzerini örtüyor. Birileri de bu ayıplarını başkalarının bilmediğini sanıyor. Yarın, gün gelir o dışarıda bekleyen sivil, resmi korumalar konuşur, tehditler, şantajlar sizi de, ailenizi de perişan eder. O insanların da hayatlarını karartırsınız. Hem bunca VIP insan bu işlere bulaşmışsa sıradan insancıklar neler yapmaz ki… Bu tipler, iktidar çevrelerinde de var, muhalefet çevrelerinde de.. Yurt dışına giden bazı politikacıların işret âlemlerinin kasetleri de gün gelir, söz dinlemedikleri bir gün birileri üzerinden deşifre edilir.”

“İŞADAMLARI YOLUNCAK KAZ DEĞİLDİR”

Abdurrahman Dilipak, 7 Ocak tarihli yazısında ise eleştirinin dozajını daha da arttırdı ve AK Partili siyasilerin işadamlarını “yolduğunu” iddia etti.

İşadamlarının yaptığı bazı yardımlara ve yardım toplayan vakıflara değinen Dilipak, "İşadamı yolunacak kaz değildir. Siz ondan zorla alırsanız o da çalar, hile yapar" diye yazdı.

Yazısında “Hayır yapacaksanız, bunu rüşvete döndürmeyin” diyen Dilipak, “Tamam kâr ediyorsan, paran varsa cami, okul, yurt elbette yaptıracağız, ama sakın şeytan sizi cami, vakıf, dernekle aldatmasın. Siyasetçi de, bürokrat da işadamını hayır yapmaya özendirebilir, özendirilmeli de. Biz bir vakıf medeniyetiyiz. Bizim malımız, canımız, sevdiklerimiz Allah yolunda olmalı. Ama bunu saf bir yürekle yapmak gerek.. İşadamı yolunacak kaz değildir. Siz ondan zorla alırsanız o da çalar, hile yapar” ifadelerini kullandı.

Dilipak'ın vakıf ile ilgili sözleri işadamlarında yüklü miktarda bağış alan vakıfları akıllara getirdi.
Daha önce muhalefet de AKP’li siyasilerin işadamlarına baskı yaparak hayır veya hizmet adı altında büyük bağışlar aldıklarını, aslında bu bağışların bir tür rüşvet olduğunu iddia etmişti.

Dilipak, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Lüks hac ve umre yapanların önemli bir kısmı, bu şekilde amel defterlerini sildireceklerini sanıyorlar. Haber vereyim, o kişilerin hac ve umreleri, hatta kılıyorlarsa, kıldıkları namazları da kabul olmayacak. ‘Vay o namaz kılanların haline ki, onlar yetimin hakkını yerler’. Bizde kamu malı yetim malı sayılır efendim. Bunlar para sahibi oldukları zaman, o eski eş ve dostlarından uzaklaşırlar. Eskiden ibadet ediyorlarsa da, ibadetlerini de unuturlar. Bakın, işadamımızın helal kazancını, israf etmeden helal yollardan harcaması gerekir. Bizimkiler kazanmayı öğrendi ama, harcamayı tam öğrenemedi. Hayır yapacaksanız, bunu rüşvete döndürmeyin. Tamam, kâr ediyorsan, paran varsa cami, okul, yurt elbette yaptıracağız, ama sakın Şeytan sizi cami, vakıf, dernekle aldatmasın. Siyasetçi de, bürokrat da işadamını hayır yapmaya özendirebilir, özendirilmeli de. Biz bir vakıf medeniyetiyiz. Bizim malımız, canımız, sevdiklerimiz Allah yolunda olmalı. Ama bunu saf bir yürekle yapmak gerek.. İşadamı yolunacak kaz değildir. Siz ondan zorla alırsanız o da çalar, hile yapar. Helali haram yaparız. Zor oyunu bozar.”

Dilipak, yazısında AK partili siyasilere ve bürokratlara bir çağrıda da bulundu ve “Bakın, gelin yol yakınken dönelim. Yoksa bu iş böyle giderse patlayacak.. Birileri birilerine karşı savaşırken sizi harcarlar.. Yazık olur. Yol yakınken dönelim. Ama söz dinlemeyecek olursanız o zaman devam edin, inceldiği yerden kopsun” dedi.

“HERKES ÜSTÜNÜ ÖRTÜYOR”

Dilipak’ın bir diğer müthiş iddiası ise tüm bunların en üst düzey yöneticiler, polis ve herkesçe biliniyor olması. Dilipak, “Herkes bu gerçeğin üzerini örtüyor” diyerek parti ve hükümet yöneticilerinin de gerçeği bildikleri halde bir şey yapmadığını ima etmiş oldu.

Kendisini dindar ve muhafazakâr gösteren siyasetçilerin, bürokratların ve idarecilerin Ankara ve İstanbul’da ailelerinden habersiz evleri olduğu, bu evlerde birçok kadın ile birlikte oldukları; kumar ve alkol kullandıkları, yolsuzluktan hırsızlığa çok çeşitli suça ve günaha battıkları konuşuluyordu. Ancak bu iddialar AK Parti ve sağ çevrelerde fazlaca dikkate alınmıyordu. Dilipak, bu tabuyu yıkarak bahsi geçen suç ve günahların AK Parti başta olmak üzere sağ kesimde de yaygın olduğunu ortaya koydu.
Haber Kaynağı:demokratcanakkale

Previous
Next Post »